26.8.13

Sevmeye dair...

İnsan ne kadar çok şeyi sevebiliyor, gerçekten. Küçükken tırmandığı ağacı, ilk bindiği bisikleti,  fermuarlı botunu, kareli pantolonunu, ışıklı ayakkabılarını, ilkokul öğretmenini, diş doktorunu, roman karakterlerini, dinozorlu kumbarasını, çocukluk arkadaşlarını, ilk aşkını, çizgi filmleri, şarkıları, damda yatmayı, yara izlerini bile... Sevmek ne kadar kolaydı önceleri sebepsizce... Sanki zamanla sevecek yer kalmamış da kalbimde yeni gelenleri almak için bir sürü teste tabi tutuyor gibi hissediyorum. İlk soru neden seveyim ki oluyor ardından neden güveneyim ki? Sevmek sadece sevmek geçmişe özgü bir şey şimdi... O kadar az yer kalmış ki, eskileri silmek gerekiyor yenilere yer açmak için ama onlar o kadar saf, o kadar temiz ki silemiyorum. Geçmişte yaşayanlardanım ben de belki bu yüzden.

16.8.13

Milyon defa...

Milyon defa açtım defterleri
Geri kapattım...
Milyon defa aldım kalemi elime
Geri bıraktım...
Milyon defa cesaretimi toplayıp ayağa kalktım
...